Dijital Bir Dönüşüm İçin Dijital Kültür Gerekliliği
Dijital Dönüşüm İçin Dijital kültür Neden Gereklidir?
İçinde yaşadığımız dönemin dijital çağ olarak adlandırılmasına neden olan gelişmeler, her yönüyle yaşamımızın merkezine yerleşmeyi başardı. Hayatımızdaki hemen hemen her şey dijitalleşmeye devam ederken bizim de bu dönüşüme ayak uydurmamız gerekiyor. Bu yazımızda dijital dönüşüm, dijital kültür ve bu kavramların günlük hayatımıza yansımalarından bahsedeceğiz.
Dijital Dönüşüm Nedir?
Dijital dönüşümü tek bir tanıma sığdırmak aslında mümkün değil. Ancak günümüzde gerek geleneksel ve dijital basında, gerek iş hayatımızdaki süreçlerde ve günlük konuşmalarda en çok karşılaştığımız kavramlardan biri kesinlikle dijital dönüşüm. Son 10 yılda, hangi sektörde olursa olsun neredeyse hiçbir kurumun kayıtsız kalamadığı bu sürecin getirdikleri, günlük hayatımızda da önemli bir yer tutmaya başladı.
Özellikle içinde bulunduğumuz pandemi süreci başladığından beri hemen hemen tüm sektörleri etkileyen bir dijital dönüşüm rüzgârı esiyor. Alışkanlıklarımız, yaşam tarzımız ve çalışma biçimimiz bu dijital dönüşüm sürecinde yeniden şekilleniyor.
Dijital dönüşümü iş yaşamında karşılaşılabilecek bir örnekle açıklmaya çalışalım: Örneğin, sahadaki cihazlardan kesintisiz veri toplamanızı gerektiren bir iş yaptığınızı ve belki de bunu gerçekleştirebilmek için birden fazla personeli vardiyalı olarak çalıştırmanız gerektiğini düşünün. Dijital dönüşüm ile artık çevrimiçi izlemeyi destekleyen bir Nesnelerin İnterneti uygulaması sayesinde bu verileri elinizin altında toplayabilirsiniz. Topladığınız verileri bir bulut sisteminde saklayabilir, yerinizden hiç kalkmadan bu verileri farklı kişilerle paylaşabilirsiniz. Dolayısıyla yaptığınız işin verimini artırmış, maliyetini de düşürmüş olursunuz.
Aslına bakarsanız operasyonlarınızı güçlendirmek, işinizi kolaylaştırmak ve verimliliğini arttırmak için çalışmalarınıza dijital çözümler ekleme sürecini dijital dönüşüm olarak tanımlayabiliriz.
Dijital Kültür Nedir?
Dijitalleşen dünyanın hızını ve sağladığı diğer olanakları hayatımıza taşımak için yaşadığımız çağın kültürüne de ayak uydurmamız gerekiyor. Yaşadığımız dünyada, çevrimiçi teknolojiyi günlük hayat ve iş yaşamına aktarmayı dijital kültür olarak tanımlayabiliriz.
Çalışma hayatında; ekiplerin dijital sürece uyum sağlayabilmesi, dijital araçları kullanabilmesi ve dijital beceriler elde edebilmesi için dijital kültürü benimsemesi gerekir. Tüm yaşamı çepeçevre kuşatan dijital kültüre yalnızca ona eklemlenmeyi değil, kapsamlı bir zihniyet dönüşümü ile onun bir parçası olmayı hedefe koyanların başarıya daha yakın olacaklarını söylemek mümkün.
Kısacası, teknolojinin bizlere sağladığı tüm potansiyeli görmek ve çalışma hayatında kullanabilmek için dijital dünyanın bir parçası olduğumuzu içselleştirdiğimiz bir anlayışla yaşamayı kabul etmemiz gerekiyor.
Endüstride Dijital Kültür Neden Önemlidir?
Endüstriyel uygulamaların güvenlik ve emniyet gereksinimlerini karşılayan çözümlere ihtiyacı vardır. Dijital teknolojiler de bu gereksinimleri karşılayacak yeni ve daha iyi çözümler üretmek için endüstriyel yaşama her geçen gün daha fazla müdahil oluyor.
Analog endüstriyel sistemlerde kimi karmaşık uygulamaları gerçekleştirmek ya da kimi kompleks problemleri çözmek için çoğunlukla fazlaca zaman ve yüksek emek gücüne ihtiyaç duyulur. Ancak endüstriyel alandaki dijital çözümlerle daha derinlemesine veriler elde edilen uygulamalar, yüksek performansla ve çok daha kısa sürede gerçekleştirilebilir.
Dijital teknoloji ayrıca verileri yorumlamayı kolaylaştıran arayüzler de sağlar. Geriye yalnızca bu verilerin düzenli bir şekilde kontrol edilmesi kalır. Böylece veri davranışları yakından takip edilebilir ve olası sorunlar oluşmadan önce tespit edilir.
Nesnelerin İnterneti’nin Dijital Dönüşüme Katkısı Nedir?
Günlük yaşantımızda pek çok uygulama alanına sahip olan Nesnelerin İnterneti; bir ağ içinde kesintisiz olarak birbirine bağlı olan nesneleri, sensörleri, gömülü sistemleri, tüm bunlar vasıtasıyla toplanan verileri ve aralarındaki etkileşimi ifade eden bütüncül bir kavramdır.
Nesnelerin İnterneti genel olarak teknik bir konu olarak ele alınsa da sosyolojik etkileri de oldukça fazladır.
Kurumların ve işletmelerin kendi iç kültürlerini dizayn etmeleri ve sürdürmeleri, bu iç çevreyi doğrudan idareleri altında tuttukları için görece daha kolaydır. Fakat, işletme dışında gerçekleşen gelişmeler ile dışarıdaki dünyada yaşanan teknolojik ve kültürel dönüşümlere uyum sağlamak, bu alan doğrudan kendi idareleri altında olmadığı için o kadar da kolay değil.
Bu durumu kontrol altına almak ve üstesinden gelebilmek için işletmeler, söz konusu değişime ayak uyduracak tedbirler almak ve yeni politikalar geliştirmek zorundadır. Bu gerçeğin farkına varanlar, dijital dönüşüm rüzgarını yakalayacak hamleler yaparak, sistemlerini dijital teknoloji altyapısı ile donatmaya ve yeniden inşa etmeye çoktan başladılar. Dijital dönüşüm süreci ile gerçekleşen köklü değişimlerin bireyler ve kurumlar üzerinde yaratacağı etkinin kapsamı ve derinliği büyük olasılıkla henüz tüm çıplaklığı ile ortaya çıkmadı. Fakat bu etkilerin, sosyolojik yapı bakımından da önemli sonuçlar doğuracağı şimdiden görülebilmektedir.
İçinde yer aldığımız bu dönüşüm sürecinin henüz tam olarak ortaya çıkmamış etkileri bir yana; işletmelerin faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için teknolojik gelişmeleri yakından takip etmeleri, kendi sektörlerine uygun faaliyetleri yerine getirmeleri ve dijital dönüşüm sürecine uyum sağlamaya çalışmaları oldukça önemlidir.
Dijital dönüşüm ile ortaya çıkan kültürün; iş dünyası, endüstriyel faaliyetler ve günlük yaşam üzerine etkilerini ele almaya çalıştığımız bu Ankaref Blog yazısının sonuna geldik. Konuyla ilgilenen okuyucularımız, dijital dönüşümün önemli bir boyunu ifade eden Nesnelerin İnterneti’nin (IoT) tarihi ile ilgili bilgiler içeren Nesnelerin İnterneti (IoT) Tarihine Yolculuk başlıklı yazımızı da okumak isteyebilirler. Bir başka Ankaref Blog yazısında görüşünceye dek, hoşçakalın.